Hürmüz Boğazı Nedir? Stratejik Önemi ve Geçmişiyle Tanıyın!

ABD'nin İsrail'in yanında savaşa dahil olarak İran'a ait üç nükleer tesise saldırmasının ardından, İran'ın Hürmüz Boğazı'nı kapatma olasılığı tartışılmaya başlandı. Dünya petrol ihracatının yaklaşık yüzde 30'unun geçtiği Hürmüz Boğazı, hem ekonomik hem de stratejik açıdan büyük öneme sahip. Peki, "Hürmüz Boğazı nerede? Hürmüz Boğazı kapatıldı mı ve önemi nedir?" İşte Hürmüz Boğazı'nın kritik önemi...

Hürmüz Boğazı Nedir? Stratejik Önemi ve Geçmişiyle Tanıyın!

Hürmüz Boğazı'nın konumu ve stratejik önemi, ABD'nin İran'la girdiği gerilimler ve İsrail'in müdahaleleri sonrasında gündeme geldi. Dünyada deniz yoluyla taşınan ham petrolün yaklaşık üçte birinin geçiş yaptığı bu konuda, Suudi Arabistan, Kuveyt ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi Ortadoğu'da yer alan petrol üreticilerinin ham petrol ve kondensat sevkiyatındaki kritik rolü göz ardı edilemez. Peki, "Hürmüz Boğazı nereye düşer, kapatıldı mı veya kapanırsa sonuçları ne olur? Hürmüz Boğazı'nın önemi ne?" İşte tüm bu konular hakkında ayrıntılar...

HÜRMÜZ BOĞAZI'NIN KONUMU

Hürmüz Boğazı, Umman Körfezi ile Basra Körfezi arasında yer almaktadır. Boğazın kuzey kıyısında İran, güney kıyısında ise Umman bulunmaktadır. Genişliği yaklaşık 38.90 kilometre olan bu su yolu, Ortadoğu petrolünün %40'ını (ABD, Batı Avrupa ve Çin'e gönderilen ham petrolün yarısını) taşıyan gemilere ev sahipliği yapmaktadır.

HÜRMÜZ BOĞAZI'NIN STRATEJİK ÖNEMİ

AA'nın aktardığı bilgilere göre, Hürmüz Boğazı, Basra Körfezi'nin girişinde yer alan dar bir su yolu olarak, Orta Doğu'dan çıkan petrol ve sıvılaştırılmış doğal gazın (LNG) Umman Denizi ve Hint Okyanusu üzerinden global pazarlara ulaşmasını mümkün kılmaktadır.

Dünyanın deniz yoluyla taşınan ham petrolünün üçte birine ev sahipliği yapan bu geçit, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerin ham petrol ve kondensat ihracatında önemli bir rol oynar.

Günlük olarak yaklaşık 20 milyon varil petrol ve petrol türevlerinin büyük kısmı, özellikle Asya pazarlarına, başta Çin olmak üzere ulaştırılmaktadır. Ayrıca, küresel LNG ticaretinin %20'si de bu boğazdan geçmektedir.

İsrail'in İran'a yönelik saldırılarının başlamasıyla Hürmüz Boğazı'nın kapatılabileceği endişesi gündeme gelse de, İran tarafından henüz bir kapatma girişimi bulunmamaktadır. ABD'nin İran'daki nükleer tesislere yönelik saldırıları sonrası, boğaza olan ilgi de artmıştı.

HÜRMÜZ BOĞAZI KAPATILDI MI?

İran Meclisi Ulusal Güvenlik Komisyonu Üyesi İsmail Kevseri, Hürmüz Boğazı'nın kapatılması gerekliliğine yönelik bir sonuç çıkardıklarını ancak nihai kararın Milli Güvenlik Yüksek Konseyi tarafından verileceğini ifade etti.

İran basınında yer alan haberlere göre, Kevseri, Hürmüz Boğazı'nın kapatılmasına ilişkin konunun tartışıldığını ve gerekli görüldüğü an bu adımın mutlaka atılacağını belirtti.

Ayrıca, Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması'ndan (NPT) çıkış meselesinin de değerlendirildiğini belirten Kevseri, bu konuda karar alınabilmesi için ilgili birimlerin müzakereler yürüttüğünü aktardı.

Kevseri, "Meclis, Hürmüz Boğazı'nın kapatılması gerektiğini kabul etti. Fakat nihai karar, Milli Güvenlik Yüksek Konseyi'nde alınacaktır." şeklinde bir değerlendirme yaptı.

Hürmüz Boğazı, Basra Körfezi ile Umman Denizi arasında bir bağlantı noktası oluşturmaktadır. Basra Körfezi'ndeki limanlardan toplanan petrol, tankerler ile bu yol üzerinden dünyaya taşındığı için Hürmüz Boğazı büyük bir stratejik ve ekonomik öneme sahiptir.

HÜRMÜZ BOĞAZI HAKKINDA BİLGİLER

Hürmüz Boğazı, enerji taşımacılığı açısından çok önemli bir geçittir. Kuveyt, Irak, İran, Suudi Arabistan, Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar, ihraç ettikleri petrolü Hürmüz aracılığıyla uluslararası pazarlara ulaştırmaktadır. Dünya sıvılaştırılmış gaz (LNG) ihracatının %66'sı Hürmüz Boğazı'ndan geçmektedir.

Ancak Hürmüz Boğazı güvenliğinin sağlanması bazı zorluklara neden olmaktadır. Askeri gücü zayıf olan Körfez ülkeleri, boğazın güvenliğini sağlamakta yetersiz kalmaktadır. Bu durum, güçlü devletlerin bölgeyle ilgilenmesini zorunlu kılmaktadır. ABD, İran İslam Devrimi'ne kadar Suudi Arabistan ve İran işbirliği ile boğazın güvenliğini sağlamaya çalıştı. 1979 devriminden sonra, İran Amerikan karşıtı politikalara yönelmiş ve Hürmüz Boğazı'nı tehdit etmeye başlamıştır. Bu sebeple, Körfez İşbirliği Ülkeleri (Suudi Arabistan, Bahreyn, Katar, Kuveyt, Umman, Birleşik Arap Emirlikleri) 2000 yılında İran tehdidine karşı bir savunma anlaşması imzalamıştır. Bu anlaşma, NATO tarzı bir güvenlik anlaşmasıdır; üye ülkelerden birine yapılan saldırı, diğer tüm üyelere yapılmış sayılmaktadır. İslam İşbirliği Örgütü, güvenliği sağlamak için NATO ile işbirliği yapmaya çalışmaktadır. ABD, Körfez ülkeleriyle birçok savunma anlaşması imzalayarak askeri üsler kurmuştur.

Hürmüz Boğazı'nda bir diğer sorun, karasuları ile ilgilidir. İran ve Umman, karasularını 3 mil uyguladığı dönemlerde boğazdan geçişlerde bir sorun yaşanmıyordu. Fakat İran'ın 1959 ve Umman'ın 1972'de karasularını 12 mile çıkarması, geçişlerde sorun yaratmıştır. Böylece, boğazın uluslararası su alanı kalmamış ve tüm sular İran ile Umman'ın karasuları halini almıştır.